28 Aralık 2009 Pazartesi

Pandora Alemi


Kaç aydır bu filmi bekliyodum.En sonunda gittim ve filme aşık oldum =/ Jack Sulley süperdi =)  Pandoradakiler bile inandıkları şeye sımsıkı bağlılar..Gene olsa gene izlerimm! On kerede izlerim ! Yüz kerede Binkeredeee neysee abarttımm..Şimdi Derse oturmalıyım...Çarşamba sema hocadan fırça yeme günüm en azından biraz hafifleteyim =).İdam değilde belki müebbet haydiiiinn hoşşççagalııızz=)

27 Aralık 2009 Pazar

Kanatlarım parçalandı bu serbest düşüşte..



Ağlamaktann yoruldum.Kimseyi istemiyorum yanımda sadece seni..Ne söyleyebilirimki bekle dedim gittin..Sadece ağlıyorumm o kadar acizimki..Ben hayat değilim ikinci bi şans vermem derken aslında yalan söyledim..

25 Aralık 2009 Cuma

Bu benim dünyam ~

Estetik bir estante birazda şu tarafa doğru gülümse =) Mutlumuyum? "Evet". Herkesden herşeyden bi haber olsamda vaziyet fena değil.Psikoloji,sosyoloji,İç kuvvetler,Dış kuvvetler,Sultan-ı iklimi Rum,Yaya ve müsellem,Eylem,Eylemsi,Failatün Failatün failün öyleee geçiiiniiiipp gidiyoruz kabilece=).Dersaneye her sabah geç kalıyorum. Uykusuzluktan şişmiş buğulu gören gözlerle derse girip ilk bi saat asalak gibi etrafı izliyorum.Sip dostumla yangın merdiveninde geçen enteresan tenefüslerimiz ve anlamsız bir yıgın espri ..=) Hele minübüs maceralarım sanki hiç bitmeyecek gibi=) Hayatta ne kadar çok espri malzemesi var..

İnşallah herşey gönlümce olur.Dua insanı çok hafifletiyor.Hayatta başımıza gelen herşeyin yükünü tek başına taşıyamayız.En azından ben taşıyamıyorum =( Dua ettikçe yüklerim hafifliyor.Rahatlıyorum.Başıma bişey geldiğinde bu da tanrı misafiri diyebiliyorum.Bu benim için büyük insanlık için küçük bi adım =P Bu yazıyı neden yazıyorum..Birazdan ders başına oturacağımm biraz kafamı dagıtayım dedim.Bu kadar yeter zaman çok değerli..

21 Aralık 2009 Pazartesi

''Ölmeden önce ölünüz'' (Aclunî, I. 38).

Küçük,huysuz,kırık bi kız çocuğuyla yaşıyorum..Bazen çok usanıyorum vallahi zaptedemiyorum.Bazı şeylerle yüzleşmemi sağlıyor.Ama bunları tokat gibi yüzüme çarpıyor.Doğru olanı yaptığımda bana karşı çok cici oluyor.Birazda dengesiz =) Sanırım onunla yaşamayı öğrenmeliyim.

Yaşamımdaki hayallerimi hep ahirete erteledim..Mantıklı ve makul olanı nedir bilemiyorum ama ölüm benim için bi parça umut..Necip Fazıl'ın çok beğendiğim şiilerinden bi tanesi;

VİSAL
Beni zaman kuşatmış, mekan kelepçelemiş;
Ne sanattır ki, her şey, her şeyi peçelemiş...
Perde perde veralar, ışık başka, nur başka;
Bir anlık visal başka, kesiksiz huzur başka.
Renk, koku, ses ve şekil, ötelerden haberci;
Hayat mı bu sürdüğün, kabuğundan, ezberci?
Yoksa göz, görüyorum sanmanın öksesi mi?
Fezada dipsiz sükut, duyulmazın sesi mi?
Rabbim, Rabbim, Yüce Rab, alemlerin Rabbi, sen!
Sana yönelsin diye icad eden kalbi, sen!
Senden uzaklık ateş, sana yakınlık ateş!
Azap var mı alemde fikir çilesine eş?
Yaşamak zor, ölmek zor, erişmekse zor mu zor?
Çilesiz suratlara tüküresim geliyor!
Evet, ben, bir kapalı hududu aşıyorum;
Ölen ölüyor, bense ölümü yaşıyorum!
Sonsuzu nasıl bulsun, pösteki sayan deli?
Kendini kaybetmek mi, visalin son bedeli?
Mahrem çizgilerine baktıkça örtünen sır;
Belki de benliğinden kaçabilene hazır.
Hatıra küpü, devril, sen de ey hayal, gömül!
Sonu gelmez visalin gayrından vazgeç, gönül!
O visal, can sendeyken canını etmek feda;
Elveda toprak, güneş, anne ve yar elveda!

18 Aralık 2009 Cuma

Öylesine işte.

Bu gün akıp gitti sanki çok güzel bi gün geçirdim..Uzun zamandan sonra ilk defa gerçek anlamda mutlu olduğumu hissettim.Bu benim için çok önemliydi.Uzun zamandır hiç böyle hissetmemiştim ..Velhasıl-ı Kelam yazmaya karar verdim.

Düşündümde en başından beri , aslında yanımda olduklarını ve sevdiklerini zannettiğim insanlar zaten yanımda yoktular ve sevmeyi beceremediler.Suretleri belki yanımdaydı ama ruhen yada manen ..Onun için şimdi bunları düşünmem çok aptalca.Bir zamanlar sanırdımki sevdikten sonra hiçbişeyin önemi yok.Sevip yanında olmak isteyince olamamak için hiç bi neden yok.Ama sevgi iki kişiliktir.Sadece benim böyle düşünmem hiç bişey değiştirmez.Sevmeyi becerebilen insanların yeryüzünde neslinin tükendiğini düşünüyorum.Bi insanı sevmenin ne olduğunu bildiğimi düşünüyordum.Bu konudada Doğru bildiklerimin hepsi güme gitti.Diğerleri gibi..Biz insanlar nesneden ibaret değiliz yada maddeden duygularımız var her ne kadar içimizde biriktirip biriktirip su yüzüne çıkarmayı bir türlü beceremesekte.Bıktım insanların bu kadar rahat benim için değerli olan şeyleri mahvetmesinden.Herkesin suçunun avukatı olmasından bıktım.Dışarı çıktığımda sürekli anlamsız bakışlardan,sürekli savunma mekanizması tetikte olan dinlemeyi bi türlü beceremeyen insanlardan bıktım.Böylelerinin hayatımdaki varlıkları bana bişey kazandırmadı kazandırmazda zaten. Hal böyleyken kazanan yanlızdır(:
Tevfik Fikretin bir arkadaşına yazdığı mektubu okumuştum beni çok etkilemişti.Buraya eklemek istedim:

"Umutsuzluk..umutsuzluk..umutsuzluk!Umutsuzum kardeşim.Korkunç bir kızgınlık bunalımı içindeyim,sönüyorum.Bu biraz daha sürerse eyvah!..Nedenini söyleyeyimmi? Fakat bu o kadar tuhaf ki,gülersiniz diye kendi halime gülüyorum.Koca bir dünya içinde yanlızım.En yakın arkadaşlarımın arasında,sokağa çıplak çıkmış bir adam duygusuyla titriyorum.Herkesin vicdanı kapalı örtülü;yanlız ben çıplak umutsuzluğumun derecesini düşünemezsin.Kardeşim kendimi taşlara çarpacaım geliyor.Fakat hani benim yurtsever kanımla kirlenecek bir temiz taş!" Tevfik Fikret..

3 Ekim 2009 Cumartesi

Pes Ettim!


"Dilini tut,boğazına hakim ol,çok uyuma,
Gözünü yum,kulağını tıka ve böylece huzur içinde yaşa."
Yusuf Has Hacip(Kutadgu Bilig)


Bu gün düşündümde hayatım boyunca sürekli bişeylerin mücadelesini verdim.Kalbini kırdığım insanlarda bıraktığım döküntüleri tamir etmek istedim.Mutlu yaşamak istedim.Huzurlu olmak istedim.Arkadaşlarım olsun istedim.Kimse beni kötü hatırlamasın istedim...Ve en sonunda PES ETTİM! Denize boğulurken çırpınan insan misali.. Daha sonra bunlar için uğraşmanın çok çok boş olduğunu anladım.Harcadığım boş zamanların hesabını nasıl vereceğim konusunda hiç bir fikrim yok.Allah affede.

Böyle hatalara düşüyor işte insan zaman zaman.Bu dünyada hoş tutmamız gereken rızasını kazanmamız gereken sadece Allah'tır.Çünkü insanoğlu zaten nankör.Ne yapsan yaranamazsın.Sürekli eksiğini bulmaya çalışır.Cahildir.Kötüye götürür.İlim ilim bilmektir.İlim kendini bilmektir.Bu doğrultuda yaşayabilirim inşallah..

Scent of a women


Şu sıra sürekli izlediğim film. Al Pacino  Albay Frank karakterini çok iyi canlandırmış.Oscarı bu filmle almış bence haketmiş.=) Kör olmasına rağmen hayata bakışı çok hoş.Dibe çöktüğüm şu zamanlarda bana çok iyi morel verdi.Sizede tavsiye ediyorum.Pişman olmayacaksınız.(:

19 Nisan 2009 Pazar

İnsan ne ile yaşar?

İnsan..İnsan ve gene İnsan .Herşeyin özü aslında bu kadar basit.Tüm mesele gerçekten insan olabilmede..Benliğinle,özverinle,hayata tutunuşunla,sadakatinle,bilginle,konuşmanla ve tabiki varoluşunla insan olabilmekten bahsediyorum.


Herşeyi kendimiz için o kadar karışık hale getirmişizki ..Şimdi o girdaptan nasıl çıkacağımızı bile bilmiyoruz.Karşımıza çıkan herhangi birine güvenmek, söylediklerinin doğru olduğuna inanmak ve en önemlisi insan gibi insan olduğunu yürekten hissedebilmek o kadar zorki..Her zaman yanımda olan,varlığıyla beni mutlu edebilen,Her zaman koruyan kollayan,benimle bişeyler paylaşabilen,bana her konuda güvenen ve benimde sadakatine sonsuz güvenebileceğim birine her zaman ihtiyaç duymuşumdur.Buda olmasa insan ne ile yaşar?Tolstoy ne güzel söylemiş.Son zamanlarda durum maalesef çok vahim..


Tüm ilişkiler maddiyata ve çıkara dayalı diye düşünmeden edemiyorum.Ama buna inanmayı gerçekten istemiyorum.İnsanın giydiği kıyafetin,oturduğu evin,arabasının,cep telefonun ,kaşının gözünün karakterinden ön planda tutulduğu bir zamanda yaşıyoruz şimdi.Çok yazık ! Güzel olan herşeyin Allah'tan olduğunu unutuyoruz bazen.Sürekli yargılıyoruz.Bu durum gerçekten bezdiriyor artık beni.Belkide mutlu olurum bilmediğiniz şeyler hakkında konuşmasanız? Kendi oluşturduğumuz yapaylıkta yapay insanlarla yaşamaya çalışıyoruz.Mutlu olmaya çalışıyoruz.Bunun için çok paralar harcıyoruz.Gezip tozuyoruz asla pes etmiyoruz. Bazen oluyoruzda ..Çok kısa mutluluklar yaşıyoruz.Kesit Kesit..


Ben Pes etmeyeceğim.İçimdeki ışığı hiç bir zaman kaybetmeyeceğim.Bekliyorum.Ümid ediyorum.İyi ve güzeli bulana kadar ümid edeceğim...

18 Nisan 2009 Cumartesi

Yaşa bu Hayatı ..


Bazen insanlar düşünürler, hayatın anlamı ne diye. Bunu zaman zaman ben de düşünüyorum, hayatın anlamı ne diye. En azından seni tanıyıncaya kadar düşünüyordum.Gerçeklerin acı olduğunu ve bu yüzden biberinde gerçek olduğunu anlatan bir espriyi anımsadım.
Halbuki biliyor musun? bütün biberler tatlıdır. Zira,hayat sanıldığı kadar acımasız ve acı değil, sadece hayattaki tadı alabilmeli, kendi istediğin gibi yaşayabilmelisin yaşayamadıkların ile beraber ölüp gittiğinde çevrenin sana bir yardımı olmayacak.Kendini özgür bırak, ne hissediyorsan onu yap. Çoğu insan gibi mesela benim gibi, ne yapman gerekiyorsa onu yapma, bırak duygularını perdelemeyi, bırak ırmaklar gibi coşsun. Bir sevdiğinin elini tutarken yaşadıklarının yanlış olduğunu düşünüp hayıflanma. Bırak o sevgi senin tüm benliğini sarsın. Eğer onun gerçekten aradığın olduğuna inanıyorsan, ona sımsıkı sarıl, onu yaşa,onu bırakma...Günün birinde belki anlarsın ne kadar sevdiğini, ne kadar sevebileceğini, nekadar sevildiğini, ne kadar sevilebileceğini... Ama iş işten geçmiş,sevgilin, seni seven gitmiş, yitmiş olabilir. İşte o zaman üzülme vaktidir.Yerli yersiz ağlama vaktidir. İşte o zaman çevrene dönüp, şimdi ne yapacağımdiye sorma vaktidir. Alacağın cevabı sana söyleyeyim güzelim ; BİLMİYORUM diyecekler, senin dediğin gibi...Ben biliyorum, oysa sende biliyordun. Hep bildin zaten. Ama öyle olmadın.Ama artık sen de biliyorsun, biliyorsun ki, en azından bir kez gerçekten sevildin ve yine biliyorsun ki, bu sevgi bitmeyecek. En azından ben bitene kadar.Yaşa... Doğru bildiğin insanı bul ve onunla yaşa, ama bu dostunu sakın unutma. Bil ki unutulmayı hiç sevmem!Ve bil ki kurallarım vardır, herkes buna uymak zorundadır.* Dostlarım benden önce ölemezler,* Dostlarım benden çok üzülemezler,* Dostlarım benden çok sevemezler,* Ve dostlarımı kimse benden çok sevemez.Artık benim dostumsun .Yaşa bu hayatı sevdiğim, limon gibi sömürerek, tüm ekşiliğine rağmen tadını alarak yaşa!